İklim Krizi Hakkında Bilmeniz Gereken Her Şey
Biyolojik çeşitlilik kaybını, orman yangınlarını, okyanus sularının ısınmasını, mercan resiflerini tehdit altında olmasını ve türlerin yok oluşunu sağlayan nedir?
İklim değişikliği mi, küresel ısınma mı, yoksa küresel iklim krizi mi?
Her gün gündemimizde yer alan bu terimlerin hepsi aynı şeyi ifade ediyor, yani başka bir deyişle dünya atmosferinin ortalama sıcaklığının artması gerçeğini... İklimimiz sıcaklık yükseldikçe değişiyor ve bizler daha sıcak yazlar, seller ve fırtınaları yaşıyor, yükselen okyanus sıcaklıklarıyla, eriyen kutup buzlarını gözlemliyoruz.
İklim değişikliklerinin etkileri sıklığı ve şiddeti arttıkça, dünyanın her yerinde yaşayan insanlar ve doğa için krizler yaşanmaya başlıyor. Bu etkiler kontrol edilmezse daha fazla hayvan neslinin tükenmesi ve biyolojik çeşitlilik kaybı, su kıtlığı ve iklim krizi sebebiyle göç eden insanlar gibi daha büyük sorunlar ortaya çıkabilecek...
Bu değişimi durdurmak veya yavaşlatmak için en önemli şey, iklim krizinin ne olduğunu bilmek ve onu durdurmak için bireysel sorumluluğumuzu alarak harekete geçmektir.
İklim değişikliğinin nedeni insanlar mı?
Bilim adamlarının büyük çoğunluğu insanların iklim değişikliğine neden olduğunu düşünüyor. İnsanlığın fosil yakıtları hızla yakması ve ormansızlaşma, atmosferdeki sera gazlarının hızla artmasına ve küresel ısınmaya yol açıyor.
Birleşmiş Milletler Çevre Programı, Doğal Kaynakları Savunma Konseyi (NRDC)’nin yayınları doğrultusunda, bilim adamları yüzyıllardır Dünya atmosferindeki karbondioksit ve metan gibi gazların bir sera gibi davrandığını ve belirli miktarda ısı radyasyonunun uzaya geri kaçmasını engellediğini biliyorlardı. Atmosferde ne kadar fazla karbondioksit olursa, o kadar ısınmaktadır. Dünya tarihi boyunca, karbondioksit seviyelerinin volkanik aktivite veya karbon döngüsü nedeniyle dalgalandığını biliyoruz. Bununla birlikte, geçtiğimiz yüzyılda gördüğümüz sıcaklık ve karbondioksit seviyelerindeki artışlar çok yükseldi. Karbon emisyon oranı 66 milyon yılda en yüksek seviyede ve önümüzdeki on yıllardaki ısınma miktarının geçen yüzyıldaki ortalama ısınmadan 250 kat daha fazla olması bekleniyor.
İklim değişikliğinin dünyamıza etkileri ve tehditleri nelerdir?
Dünya atmosferinin yükselen sıcaklığından kaynaklanan iklim değişikliğinin ana tehditleri arasında yükselen deniz seviyeleri, ekosistemin çöküşü ve daha sık ve şiddetli hava koşulları yer alıyor. İnsan kaynaklı sera gazı emisyonlarından kaynaklanan artan sıcaklıklar, gezegen çapındaki sistemleri çeşitli şekillerde etkiliyor. Örneğin kutup bölgelerini ve okyanusları ısıtarak kutuplardaki buzları eriterek deniz seviyesinin yükselmesine neden oluyor. İklim değişikliği, oksijeni azaltarak, fitoplanktonu (deniz besin zincirlerinin temeli olarak hizmet eden küçük bitkiler) azaltarak ve mercan resiflerini öldürerek okyanus habitatlarını etkiliyor.
Sera gazı emisyonlarını durdurmak için harekete geçmezsek, tüm bu etkiler ve daha birçokları daha şiddetli hale gelecek.
İklim değişikliği hayvanları nasıl etkiliyor?
Değişen iklimler doğrudan ve dolaylı olarak tüm dünyadaki hayvanlarda strese neden oluyor. Pek çok tür, kendileri için doğru iklimi bulmak için gidebilecekleri yerler arıyor ve harekete geçiyor. Bir çoğu da bu yerlere çoktan ulaştı. Kutup bölgelerinde, kutup buzu üzerinde yaşayan kutup ayıları gibi hayvanlar artık bu buz eridiği için hayatta kalma mücadelesi veriyor.
Bu süreç, sadece iklim değişikliğinin bir hayvanı doğrudan nasıl etkilediği ile değil; ısınan iklimin, hayvanın adapte olduğu ekosistemi ve besin zincirini nasıl etkilediğiyle de ilgilidir. Mesela, daha kısa, daha ılıman kışlardan kurtulan keneler ve parazitlerdeki artış nedeniyle geyikler bu hayvanlarla mücadele ediyor.
Hem okyanuslarda hem de karada, sıcaklık ve nemdeki değişiklikler, bazı türlerin yaşayacak yeni yerler aramak için göç etmesine neden oluyor.
İklim değişikliği insanları nasıl etkiliyor?
İklim değişikliği, tarımsal alanlarımızı olumsuz olarak etkilediği gibi, bazı bölgelerdeki seller, fırtınalar gibi etkilerle bölgeleri insanlar için yaşanılmaz hale getirebiliyor. Yakınınızdaki hava koşullarının nasıl değiştiğini, yaz aylarında orman yangınları, şiddetli rüzgarlar ve seller, ilkbaharda don ve fırtınalar gibi etkilerin geliştiğini ülkemizde de fark edebiliyoruz. Yükselen deniz seviyeleri, yüksek gelgitler sırasında, suların taşmasına neden olduğunu da dünyanın çeşitli yerlerinde gözlemleyebiliyoruz. Bu ay okuduğumuz haberler içerisinde, Pakistan'ın üçte birinin sular altında kalmasına neden olan sel felaketi sonrasında ülkenin en büyük tatlı su gölü Manchar’ın taşan suları kontrol altına alınmaya çalıştığı bilgisi yer alıyordu. Tüm bu iklim değişiliklerinin insanları etkilediğini ve iklim göçüne sebep olduğunu söyleyebiliriz.
The Nature Conservancy’nin iklim değişikliği raporunda, iklim değişikliğinin aynı zamanda, büyüme mevsimleri değiştikçe ve mevsimler daha az tahmin edilebilir hale geldikçe daha az güvenilir olan gıda ve su gibi kaynakların kıtlığından kaynaklanan insan kaynaklı çatışma tehdidini de şiddetlendirdiği bilgisi de yer alıyor.
Dünyanın dört bir yanında ülkeler ve insanlar iklim değişikliğinden etkileniyor. Ancak iklim değişikliğinden en çok etkilenen ülkelerin, küresel ısınmaya neden olan karbon emisyonlarındaki artışa en az katkıda bulunan yoksul ülkeler olduğunu söyleyebiliriz.
Dünya Sağlık Örgütü'ne göre, 2030 ile 2050 yılları arasında “iklim değişikliğinin yılda yaklaşık 250.000 ek ölüme neden olması bekleniyor”. Küresel sıcaklıklar arttıkça, ısı stresi, sıcak çarpması ve kardiyovasküler ve böbrek hastalıklarından kaynaklanan ölüm ve hastalıkların sayısı da artıyor.
İklim değişikliği okyanusları nasıl etkiliyor?
Isınan okyanus suları kutup buzlarını eritiyor, okyanus akıntılarını ve balık göçlerini değiştiriyor ve mercanların ağarmasına hatta yok olmasına neden oluyor. Okyanusların, sera gazı emisyonlarını emerek Dünya'nın iklimini düzenlemedeki önemli rolü nedeniyle, iklim değişikliğinden doğrudan etkileniyorlar. Benzer şekilde Crea Terra’ya rengini veren Mercan resifleri okyanus tabanının yalnızca %0,0025'ini kaplıyor, ancak Dünya'nın oksijeninin yarısını üretiyor ve CO2'nin 1/3'ünü emebiliyor.
Okyanus yüzeyi ısındıkça, deniz besin ağının temeli olarak hizmet eden küçük bitkiler büyümesi sınırlanıyor ve bu okyanuslardaki tüm besin zincirini etkiliyor. Avrupa Çevre Ajansı verilerine göre, iklim değişikliği; okyanusları ısıtarak deniz ortamlarının asitlenmesine yol açıyor ve yağış şekillerinin değişmesine sebep oluyor. İnsan kaynaklı kirlilikler ve iklim değişimi deniz biyoçeşitliliğinin kaybına yol açıyor.
İklim değişikliği çiftlikleri ve gıdalarımızı nasıl etkiliyor?
İklim değişikliği, çiftçilerin üretim süreçlerinde önem teşkil eden iklim süreçlerini değiştirmekte, aşırı kuraklıklar, don olayları ve hasadı doğrudan tehdit eden sel olaylarına yol açabilmektedir. Isınan iklim aynı zamanda, mahsul veriminde önemli bir rolü olan böcek ve zararlılarının artışı sebebiyle doğrudan etkilenmektedir.
Birçok çiftçi iklim değişikliğiyle mücadele için çalışmaya ve görev almaya hazır. Tarım arazileri, dünyanın en büyük doğal karbon rezervuarları arasında yer alırken, . Çiftçilerimiz toprak sağlığı uygulamalarıyla atmosferden daha da fazla karbon çekebilirler. Bu uygulamalar aynı zamanda toprağın su tutma kapasitesini iyileştirmeye yardımcı olabilir, yani farklı bir deyişle kuraklık olduğunda ekinlerin yaşamı devam edebilir veya yoğun yağışlar sırasında toprak, suların akışını yavaşlatarak seli durdurabilir. Daha sağlıklı topraklar ayrıca mahsul verimini artırabilir ve tarım alanlarından erozyonu önleyebilir. Sağlıklı toprak insanlar ve doğa için daha temiz su yolları anlamına gelmektedir.
Yorum Yap